Fed kısa adıyla anılan Federal Rezerv Sistemi (Federal Reserve System), ABD'nin merkez bankasıdır. Dün açıklanan Fed faiz kararı sonrasında altın, dolar ve borsa hisse senetleri ne durumda? Altın fiyatları yükselecek mi düşecek mi? Dolar/TL kuru canlı ve Borsa hisseleri hangi yönde ilerleyecek? FED faiz kararı ardından yaşanan ekonomik gelişmeler neler oldu?
Altın fiyatları, Amerikan Merkez Bankası Fed'in 2023 sonuna kadar faiz artışı olmayacağı yönündeki mesajı sonrasında yönünü yukarı çevirdi. Altın talebi, Amerikan Merkez Bankası Fed'in 2023 sonuna kadar faiz artışı olmayacağı yönündeki mesajını vurgulaması sonunda yükseliş kaydederken, fiyatlarda da yukarı yönlü bir seyir görüldü.
Fed'in faiz kararı sonrası yeni günde altında ilk işlemler yüzde 1'in üzerinde artışla 1.750 dolar seviyesinden geçti. Altın ile birlikte gümüş, platin ve paladyum gibi emtialarda da yükseliş izlendi. Çarşamba günü yüzde 0,5'e varan düşüş kaydeden Bloomberg Dolar Endeksi ise yeni günde yatay bir görünüm sundu.
Altın 'Güvercin Fed' ile yükseldi
Oanda Kıdemli Piyasa Analisti Edward Moya, Fed'in büyüme, enflasyon ve işsizlik göstergelerine ilişkin yukarı yönlü ciddi revizelerine rağmen güvercin tonda verdiği mesajlarla doların düşüşe geçmesinin etkisiyle altın fiyatlarının yükseldiğine dikkat çekti.
Altın, 2024'e kadar faiz artışı olmayacağı mesajını yineleyen Fed'in güvercin duruşundan avantaj sağladı
Singapur ING Bank Emtia Stratejisti Warren Patterson
Fed yine güvercin mesajlar verdi
Fed Başkanı Jerome Powell çarşamba günü gerçekleştirdiği basın toplantısında Amerikan ekonomisinin Kovid-19 pandemisinden tamamen iyileştiğine dair somut kanıtlar görmedikleri sürece faizi artırmayacaklarını vurguladı.
Powell’ın enflasyona karşı öncü bir hamle yapmaması geleneksel para politikası anlayışından da önemli bir değişikliğe işaret ediyor. Fed, koronavirüs salgınıyla birlikte geçen yıl yeni bir politika çatısı açıklamış, bu çatı son haftalarda artan enflasyon beklentilerinin tetiklemesiyle yükselen tahvil faizleri ile test edilmişti.
Fed kararı öncesi 10 yıllık ABD devlet tahvili getirileri yüzde 1,687’ye kadar yükselmişti. Ancak Fed’in mevcut duruşunda değişim sinyali vermemesiyle birlikte 10 yıllık getiri günü hafif düşüşle kapadı.
Fed’in faizi yüzde0-0,25 bandında tuttuğu toplantının ardından konuşan Powell enflasyon ve istihdam hedeflerini kastederek “Biz işaret verene kadar orada olmadığımızı varsayabilirsiniz. Hedefe yaklaştıkça bu sinyali vereceğiz. Varlık alımını azaltmayı değerlendirmek için hedeflerimizi başarmanın mümkün olduğu bir patikadayız” dedi.
Fed'in Mart toplantısında faizleri en az 2023’e kadar sıfıra yakın tutacakları söylemini yinelemesiyle şirketler tahvil ihraçları için düğmeye bastı. Fed’in dünkü toplantısında güvercin tondaki söylemi kısa vadeli faizlerde düşüşe neden olurken Asya’daki şirketlere de tahvil ihracı için motivasyon sağladı. Asya’da yatırım yapılabilir nottaki dolar cinsi tahvillerin makası Kasım’dan beri en büyük sıkılaşmayı kaydetti.
Finansajans.com tarafından derlenen verilere göre, bu yıl özel sektörün 10 yıl veya daha kısa süreli dolar cinsi tahvil ihraçları 277 milyar doları aştı. Bu rakam, toplam ihraçların yüzde 76’sına karşılık gelirken en az 10 çeyreğin en yüksek oranı olarak kaydedildi.
Fed kararı uzun vadeli getirilerde de yükselişe neden oldu. Tahvilde işlem yapan aktörlerin ultra gevşek para politikalarının devamıyla daha hızlı büyüme ve enflasyon beklentileri arttı.
Fed cephesinden gelen güvercin mesajların Türk Lirası'nda yarattığı olumlu etki yükselen tahvil getirileriyle terse döndü
Türk Lirası, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz kararını açıklayacağı işlem gününde artan tahvil getirilerinin gerginliğini hissetti.
Dolar/TL kuru Fed cephesinden gelen güvercin mesajların etkisiyle yeni işlem gününün ilk bölümünde 7,47 seviyesinin altını test ederken, ABD 10 yıllık tahvil getirilerinin yüzde 1,7'yi aşmasının ardından yönünü yukarı çevirdi.
Çarşamba günü akşam saatlerinde HDP'nin kapatılmasına yönelik dava açıldığı haberiyle kurda bir dalgalanma yaşanmış, Fed'in 2023 sonuna kadar faiz artışına gitmeyeceği yönündeki mesajlarının ardından risk iştahındaki toparlanmanın etkisiyle kur yönünü aşağı çevirmişti.
Yeni işlem gününde risk primi 325 baz puandan işlem görürken, gösterge tahvil faizi ise yüzde 16,36 seviyesinde.
Tüm dikkatler kritik Merkez Bankası toplantısında
Fed'in faiz kararının ve Fed Başkanı Jerome Powell'ın mesajlarını not eden yurtiçi piyasalarda tüm dikkatler TCMB'nin faiz kararına çevrildi.
Bloomberg HT Araştırma Birimi'nin faiz anketine katılan 22 kurumun tamamı TCMB'nin toplantıda faiz artıracağını öngördü. Ankete katılan kurumların medyan beklentisi Mart toplantısında politika faizinin 100 baz puan artırımla yüzde 18 seviyesine çıkarılması oldu.
En düşük beklentiyi paylaşan kurum önümüzdeki toplantıda TCMB'den 75 baz puanlık artış beklerken, en yüksek beklentisi olan kurum 150 baz puanlık faiz artışı öngördü.
Asya Pasifik Bölgesi'nde endeksler genel olarak kazanıma yönelirken, Avustralya borsası negarif ayrıştı
ABD Merkez Bankası (Fed), Federal Açık Piyasa Komitesi'nin (FOMC) Mart ayı toplantısının ardından beklentilere paralel olarak federal fonlama faizini değiştirmeyerek oy birliği ile yüzde 0-0.25 aralığında sabit bıraktı. Ekonomiye ilişkin tahminlerini de açıklayan Fed, büyüme ve enflasyon tahminlerini artırdı. En az 120 milyar dolar olan aylık varlık alım programının süreceğinin belirtildiği açıklamada, finasal koşulların genel olarak ekonomiyi desteklemeye devam ettiği vurgulandı.
Fed'in ardından Asya Pasifik Borsaları Perşembe günkü işlemlerde çoğunlukla yükseldi.
Japonya'da Nikkei 225 Endeksi de Topix Endeksi de yüzde 1'den fazla yükseldi. Hong Kong Hnag Seng Endeksi'nde de kazanımlar yüzde 1'i aşarken, Çin ana karasında kazanımlar daha sınırlı kaldı.
Avustralya hisse senetleri ise negatif ayrıştı.
Yarın Japonya Merkez Bankası'nın (BOJ) faiz kararı takip edilecek.Nikkei haber ajansında yer alan habere göre BOJ mevcut uzun vadeli tahvil getiri hedef bandını +/- 0,20%'den %0,25'e çıkarmayı planlıyor.
Fed şahinleşiyor mu?
Beklentilere paralel olarak Fed faizlerde değişikliğe gitmedi ve faizi yüzde 0-0.25 aralığında sabit bıraktı. FOMC üyeleri kararı oy birliğiyle aldı. Tahvil alımlarında bir değişiklik beklenmiyor. Bu tarafta da bir değişiklik yok. Bu kararlar piyasa için sürpriz değil. Karar metninde de çok önemli bir değişim görmedim.
İkinci paragrafta ekonomik aktivite ve enflasyonla ilgili sınırlı değişiklikler var. Bunların haricinde bir önceki toplantı metniyle karşılaştırıldığında fiyatlama gereği uyandıracak önemli bir değişim bulunmuyor. Fed kararında majör bir değişim yok.
2023 yılında yedi üye Fed’den faiz artış tahmini yaptı. Daha önce beş Fed üyesi 2023 yılı için faiz artırımı bekliyordu. 2022 yılı için bir üye faiz artırımı beklerken bu dört üyeye çıkmış. Fed üyelerinin özellikle 2022 yılında faiz artırımına ilişkin daha yakın hissetmesi görece şahin bir bakış olabilir. Bunun piyasadaki yankısını Fed Başkanı Powell’ın konuşmasından sonra daha net anlayabiliriz diye düşünüyorum. Bu konuda Fed Başkanının açıklamaları daha dengeli olabilir.
Projeksiyonlarda beklenildiği üzere 2021 yılı büyümesi yüzde 4.2’den yukarı yönde yüzde 6.3’e revize edildi. Bu piyasa için sürpriz değil. Aralık ayı Fed toplantısından sonra teşvik paketinin piyasaya sunulması ve ABD’de aşılanmanın hızlanması büyüme beklentilerini yukarı çekmişti. 2022 ve 2023 yılları için beklentilerde sınırlı değişim var.
Projeksiyonda 2021 yılı için enflasyonda iyimser beklentiler var. 2021 yılı core PCE yüzde 1.8’den yüzde 2ç4’e yukarı yönde revize edilmiş. Ancak bu da piyasa için yeni bir fiyatlama getirecek unsur değil. Burada da sürpriz yok. Zaten piyasa ve ABD 10 yıllık tahvil faizlerine enflasyon ve büyüme konusundaki iyimser beklentiler yansımış durumda.
İşsizlik oranında ise 2021 yılı için yüzde 5’ten yüzde 4.5’e, 2022 için yüzde 4.2’den yüzde 3.9’a ve 2023 için yüzde 3.7’den yüzde 3.5’e revizeler söz konusu.
Özetle Fed toplantısında noktasal grafikteki faiz artırım beklentilerindeki değişim dışında piyasanın yönünde gelişmeler yaşandı. Bundan sonraki aşamada Powell’ın piyasaya yansıttığı söylemler ön planda olacak. Ancak Powell’ın bir önceki Fed toplantısıyla bu toplantı arasında yaptığı iki konuşmadaki ılımlı ve güvercin açıklamalarından sapması beklemiyoruz.
Fed kararı sonrası piyasa reaksiyonuna baktığımızda dolar endeksinde hafif gerileme var. ABD 10 yıllık tahvil faizleri yüzde 1.66 seviyesinden yüzde 1.63 seviyesine gerilemesi sonrası şimdilerde yüzde 1.65 seviyesinde bulunuyor. Dolar/TL 7.54 seviyesinde seyrediyor. GOP’larda Rus Rublesi dışında baskı hafiflemiş görünüyor. Anca ABD 10 yıllık tahvil faizlerinde tekrar yukarı yönlü eğilim olursa GOP’lardaki baskı artabilir. Orası daha rahatlamış değil. Ons altın 22 günlük ortalama olan 1745 seviyesinde bulunuyor. Fed başkanı Powell açıklamalarını bekliyoruz.
Fed faiz değiştirmedi
Fed, beklentilere paralel olarak federal fonlama faizinde değişikliğe gitmedi. ABD Merkez Bankası (Fed), Federal Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) Mart ayı toplantısının ardından beklentilere paralel olarak federal fonlama faizini değiştirmeyerek oy birliği ile yüzde 0-0.25 aralığında sabit bıraktı.
Fed, aşkın rezervler üzerindeki faizi de değiştirmeyerek yüzde 0.10 seviyesinde bıraktı.
Fed’in 2023’e kadar faizlerde değişiklik yapması beklenmezken, banka ekonomiye yönelik iyimserliğini tahvil getirilerindeki artışla birlikte ABD ekonomisindeki toparlanma beklentileriyle yükseltti.
Fed’den yapılan açıklamada, toparlanmanın hızındaki ılımlılığın ardından, son zamanlarda ekonomik faaliyet ve istihdam göstergeleri düzelmeye başladı ancak salgından en olumsuz etkilenen sektörler halen zayıf. Enflasyon ise 2’nin altında kalmaya devam ediyor” denildi.
En az 120 milyar dolar olan aylık varlık alım programının süreceğinin belirtildiği açıklamada, finasal koşulların genel olarak ekonomiyi desteklemeye devam ettiği vurgulandı.
Fed, hassas dengeleri gözetmek durumunda olacak…
Fed kararlarında; ekonomik projeksiyonların biraz daha toparlanmanın boyutuna bağlı revize edildiği, buna karşılık kısa vadeli etkilerin orta ve uzun vadeli etkilerden daha fazla öngörüldüğünü gözlemliyoruz. FOMC politika açıklamasında değişim gösteren cümlenin yeni hali; “İyileşme hızındaki yavaşlamanın ardından son dönemde ekonomik aktivite ve istihdam göstergeleri yukarı dönmüştür.” şeklinde. Mali paketin yaratacağı canlanma ve enflasyon etkisi kısa vadeli beklentilere yansıtılmış durumda. Nitekim, 2021 GSYH büyüme beklentisi %4,2’den %6,5’e, 2021 PCE enflasyon beklentisi ise %1,8’den %2,4’e yukarı revize edildi. Çekirdek PCE de zaten bunun az bir oranda törpülenmiş versiyonu. Ortalama enflasyon hedeflemesi bakımından da, 2021 ve 2022 yıllarında hedefin üzerinde gidecek bir enflasyon beklentisi normal. Zira, 2022’de %2 ve 2023’de %2,1 beklenmesi itibariyle sonraki aşamada soğuyacak ve akabinde organik artacak bir enflasyon beklentisi mevcut. Yani aslında asıl çıkarım, mali paketin yaratacağı enflasyon etkisi dönemsel olacak.
2020 kriz yılı olduğu için, toparlanma ve mali paket etkili 2021 %6,5 ile normalin üzerinde büyümeye işaret edecek varsayımı da normal. Fed üyelerinin varsayımları, büyümeyi 2022’de %3,3 ve 2023’te %2,2 seviyesinde gösteriyor. Yani büyüme de, 2021’in destekli etkisi geçtikten sonra önce normale dönecek, sonra da hız kaybedecek. İstihdam dinamikleri açısından da, 2021’de %4,5 olarak beklenen oranının 2022 ve 2023’te daha az momentum ile düşerek %3,9 ve %3,5 seviyelerinde olması bekleniyor. Burada da resim, 2020’den çok daha iyi ancak 2019’dan daha olumsuz.
Nokta tahminlerinde bir değişim yok. Dolayısıyla, Fed faiz artırma takvimini öne çekmiyor ancak sıkılaşma 2022’nin bir yerinde başlayabilir. Getiri eğrisi tarafında, zaten enflasyon varsayımlarının getirdiği fikir itibariyle direkt bir yaklaşım yok. Eğer enflasyon dönemsel artıştan sonra normale dönecekse, piyasanın tahvil satarak sağlamaya çalıştığı sıkılaşma da dönemsel kalacaktır. Ancak kısa vadeli dönemde, verim eğrisinin gerisinde kalmak ne gibi dengesizlikleri ortaya çıkarır, öngörmek zor. O hala bir tehdit unsuru olacaktır. Fed açıklamalarından sonra uzun vadeli faizlerin son günlerde alışılageldik seviyelerde devam ederek yukarı meyil gösterme durumu devam edebilecektir. Powell’a gelince; ekonomi konusunda temkinli ve enflasyon konusunda endişeli değil.
Altın, güvercin Fed'i sevdi
Altın fiyatları, Amerikan Merkez Bankası Fed'in 2023 sonuna kadar faiz artışı olmayacağı yönündeki mesajı sonrasında yönünü yukarı çevirdi. Altın talebi, Amerikan Merkez Bankası Fed'in 2023 sonuna kadar faiz artışı olmayacağı yönündeki mesajını vurgulaması sonunda yükseliş kaydederken, fiyatlarda da yukarı yönlü bir seyir görüldü.
Fed'in faiz kararı sonrası yeni günde altında ilk işlemler yüzde 1'in üzerinde artışla 1.750 dolar seviyesinden geçti. Altın ile birlikte gümüş, platin ve paladyum gibi emtialarda da yükseliş izlendi. Çarşamba günü yüzde 0,5'e varan düşüş kaydeden Bloomberg Dolar Endeksi ise yeni günde yatay bir görünüm sundu.
Altın 'Güvercin Fed' ile yükseldi
Oanda Kıdemli Piyasa Analisti Edward Moya, Fed'in büyüme, enflasyon ve işsizlik göstergelerine ilişkin yukarı yönlü ciddi revizelerine rağmen güvercin tonda verdiği mesajlarla doların düşüşe geçmesinin etkisiyle altın fiyatlarının yükseldiğine dikkat çekti.
Altın, 2024'e kadar faiz artışı olmayacağı mesajını yineleyen Fed'in güvercin duruşundan avantaj sağladı
Singapur ING Bank Emtia Stratejisti Warren Patterson
Fed yine güvercin mesajlar verdi
Fed Başkanı Jerome Powell çarşamba günü gerçekleştirdiği basın toplantısında Amerikan ekonomisinin Kovid-19 pandemisinden tamamen iyileştiğine dair somut kanıtlar görmedikleri sürece faizi artırmayacaklarını vurguladı.
Powell’ın enflasyona karşı öncü bir hamle yapmaması geleneksel para politikası anlayışından da önemli bir değişikliğe işaret ediyor. Fed, koronavirüs salgınıyla birlikte geçen yıl yeni bir politika çatısı açıklamış, bu çatı son haftalarda artan enflasyon beklentilerinin tetiklemesiyle yükselen tahvil faizleri ile test edilmişti.
Fed kararı öncesi 10 yıllık ABD devlet tahvili getirileri yüzde 1,687’ye kadar yükselmişti. Ancak Fed’in mevcut duruşunda değişim sinyali vermemesiyle birlikte 10 yıllık getiri günü hafif düşüşle kapadı.
Fed’in faizi yüzde0-0,25 bandında tuttuğu toplantının ardından konuşan Powell enflasyon ve istihdam hedeflerini kastederek “Biz işaret verene kadar orada olmadığımızı varsayabilirsiniz. Hedefe yaklaştıkça bu sinyali vereceğiz. Varlık alımını azaltmayı değerlendirmek için hedeflerimizi başarmanın mümkün olduğu bir patikadayız” dedi.
Fed sonrası kısa vadeli tahvil ihraçları hızlandı
Fed'in Mart toplantısında faizleri en az 2023’e kadar sıfıra yakın tutacakları söylemini yinelemesiyle şirketler tahvil ihraçları için düğmeye bastı. Fed’in dünkü toplantısında güvercin tondaki söylemi kısa vadeli faizlerde düşüşe neden olurken Asya’daki şirketlere de tahvil ihracı için motivasyon sağladı. Asya’da yatırım yapılabilir nottaki dolar cinsi tahvillerin makası Kasım’dan beri en büyük sıkılaşmayı kaydetti.
Finansajans.com tarafından derlenen verilere göre, bu yıl özel sektörün 10 yıl veya daha kısa süreli dolar cinsi tahvil ihraçları 277 milyar doları aştı. Bu rakam, toplam ihraçların yüzde 76’sına karşılık gelirken en az 10 çeyreğin en yüksek oranı olarak kaydedildi.
Fed kararı uzun vadeli getirilerde de yükselişe neden oldu. Tahvilde işlem yapan aktörlerin ultra gevşek para politikalarının devamıyla daha hızlı büyüme ve enflasyon beklentileri arttı.
Dolar/TL'de tahvil getirisi gerginliği
Fed cephesinden gelen güvercin mesajların Türk Lirası'nda yarattığı olumlu etki yükselen tahvil getirileriyle terse döndü
Türk Lirası, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz kararını açıklayacağı işlem gününde artan tahvil getirilerinin gerginliğini hissetti.
Dolar/TL kuru Fed cephesinden gelen güvercin mesajların etkisiyle yeni işlem gününün ilk bölümünde 7,47 seviyesinin altını test ederken, ABD 10 yıllık tahvil getirilerinin yüzde 1,7'yi aşmasının ardından yönünü yukarı çevirdi.
Çarşamba günü akşam saatlerinde HDP'nin kapatılmasına yönelik dava açıldığı haberiyle kurda bir dalgalanma yaşanmış, Fed'in 2023 sonuna kadar faiz artışına gitmeyeceği yönündeki mesajlarının ardından risk iştahındaki toparlanmanın etkisiyle kur yönünü aşağı çevirmişti.
Yeni işlem gününde risk primi 325 baz puandan işlem görürken, gösterge tahvil faizi ise yüzde 16,36 seviyesinde.
Tüm dikkatler kritik Merkez Bankası toplantısında
Fed'in faiz kararının ve Fed Başkanı Jerome Powell'ın mesajlarını not eden yurtiçi piyasalarda tüm dikkatler TCMB'nin faiz kararına çevrildi.
Bloomberg HT Araştırma Birimi'nin faiz anketine katılan 22 kurumun tamamı TCMB'nin toplantıda faiz artıracağını öngördü. Ankete katılan kurumların medyan beklentisi Mart toplantısında politika faizinin 100 baz puan artırımla yüzde 18 seviyesine çıkarılması oldu.
En düşük beklentiyi paylaşan kurum önümüzdeki toplantıda TCMB'den 75 baz puanlık artış beklerken, en yüksek beklentisi olan kurum 150 baz puanlık faiz artışı öngördü.
Asya borsaları Fed'in ardından çoğunlukla pozitif seyretti
Asya Pasifik Bölgesi'nde endeksler genel olarak kazanıma yönelirken, Avustralya borsası negarif ayrıştı
ABD Merkez Bankası (Fed), Federal Açık Piyasa Komitesi'nin (FOMC) Mart ayı toplantısının ardından beklentilere paralel olarak federal fonlama faizini değiştirmeyerek oy birliği ile yüzde 0-0.25 aralığında sabit bıraktı. Ekonomiye ilişkin tahminlerini de açıklayan Fed, büyüme ve enflasyon tahminlerini artırdı. En az 120 milyar dolar olan aylık varlık alım programının süreceğinin belirtildiği açıklamada, finasal koşulların genel olarak ekonomiyi desteklemeye devam ettiği vurgulandı.
Fed'in ardından Asya Pasifik Borsaları Perşembe günkü işlemlerde çoğunlukla yükseldi.
Japonya'da Nikkei 225 Endeksi de Topix Endeksi de yüzde 1'den fazla yükseldi. Hong Kong Hnag Seng Endeksi'nde de kazanımlar yüzde 1'i aşarken, Çin ana karasında kazanımlar daha sınırlı kaldı.
Avustralya hisse senetleri ise negatif ayrıştı.
Yarın Japonya Merkez Bankası'nın (BOJ) faiz kararı takip edilecek.Nikkei haber ajansında yer alan habere göre BOJ mevcut uzun vadeli tahvil getiri hedef bandını +/- 0,20%'den %0,25'e çıkarmayı planlıyor.
Fed Faiz Kararı Yorumu / İntegral Yatırım 17 Mart 2021
Fed şahinleşiyor mu?
Beklentilere paralel olarak Fed faizlerde değişikliğe gitmedi ve faizi yüzde 0-0.25 aralığında sabit bıraktı. FOMC üyeleri kararı oy birliğiyle aldı. Tahvil alımlarında bir değişiklik beklenmiyor. Bu tarafta da bir değişiklik yok. Bu kararlar piyasa için sürpriz değil. Karar metninde de çok önemli bir değişim görmedim.
İkinci paragrafta ekonomik aktivite ve enflasyonla ilgili sınırlı değişiklikler var. Bunların haricinde bir önceki toplantı metniyle karşılaştırıldığında fiyatlama gereği uyandıracak önemli bir değişim bulunmuyor. Fed kararında majör bir değişim yok.
2023 yılında yedi üye Fed’den faiz artış tahmini yaptı. Daha önce beş Fed üyesi 2023 yılı için faiz artırımı bekliyordu. 2022 yılı için bir üye faiz artırımı beklerken bu dört üyeye çıkmış. Fed üyelerinin özellikle 2022 yılında faiz artırımına ilişkin daha yakın hissetmesi görece şahin bir bakış olabilir. Bunun piyasadaki yankısını Fed Başkanı Powell’ın konuşmasından sonra daha net anlayabiliriz diye düşünüyorum. Bu konuda Fed Başkanının açıklamaları daha dengeli olabilir.
Projeksiyonlarda beklenildiği üzere 2021 yılı büyümesi yüzde 4.2’den yukarı yönde yüzde 6.3’e revize edildi. Bu piyasa için sürpriz değil. Aralık ayı Fed toplantısından sonra teşvik paketinin piyasaya sunulması ve ABD’de aşılanmanın hızlanması büyüme beklentilerini yukarı çekmişti. 2022 ve 2023 yılları için beklentilerde sınırlı değişim var.
Projeksiyonda 2021 yılı için enflasyonda iyimser beklentiler var. 2021 yılı core PCE yüzde 1.8’den yüzde 2ç4’e yukarı yönde revize edilmiş. Ancak bu da piyasa için yeni bir fiyatlama getirecek unsur değil. Burada da sürpriz yok. Zaten piyasa ve ABD 10 yıllık tahvil faizlerine enflasyon ve büyüme konusundaki iyimser beklentiler yansımış durumda.
İşsizlik oranında ise 2021 yılı için yüzde 5’ten yüzde 4.5’e, 2022 için yüzde 4.2’den yüzde 3.9’a ve 2023 için yüzde 3.7’den yüzde 3.5’e revizeler söz konusu.
Özetle Fed toplantısında noktasal grafikteki faiz artırım beklentilerindeki değişim dışında piyasanın yönünde gelişmeler yaşandı. Bundan sonraki aşamada Powell’ın piyasaya yansıttığı söylemler ön planda olacak. Ancak Powell’ın bir önceki Fed toplantısıyla bu toplantı arasında yaptığı iki konuşmadaki ılımlı ve güvercin açıklamalarından sapması beklemiyoruz.
Fed kararı sonrası piyasa reaksiyonuna baktığımızda dolar endeksinde hafif gerileme var. ABD 10 yıllık tahvil faizleri yüzde 1.66 seviyesinden yüzde 1.63 seviyesine gerilemesi sonrası şimdilerde yüzde 1.65 seviyesinde bulunuyor. Dolar/TL 7.54 seviyesinde seyrediyor. GOP’larda Rus Rublesi dışında baskı hafiflemiş görünüyor. Anca ABD 10 yıllık tahvil faizlerinde tekrar yukarı yönlü eğilim olursa GOP’lardaki baskı artabilir. Orası daha rahatlamış değil. Ons altın 22 günlük ortalama olan 1745 seviyesinde bulunuyor. Fed başkanı Powell açıklamalarını bekliyoruz.
FED Faiz Kararı 17 Mart 2021
Fed faiz değiştirmedi
Fed, beklentilere paralel olarak federal fonlama faizinde değişikliğe gitmedi. ABD Merkez Bankası (Fed), Federal Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) Mart ayı toplantısının ardından beklentilere paralel olarak federal fonlama faizini değiştirmeyerek oy birliği ile yüzde 0-0.25 aralığında sabit bıraktı.
Fed, aşkın rezervler üzerindeki faizi de değiştirmeyerek yüzde 0.10 seviyesinde bıraktı.
Fed’in 2023’e kadar faizlerde değişiklik yapması beklenmezken, banka ekonomiye yönelik iyimserliğini tahvil getirilerindeki artışla birlikte ABD ekonomisindeki toparlanma beklentileriyle yükseltti.
Fed’den yapılan açıklamada, toparlanmanın hızındaki ılımlılığın ardından, son zamanlarda ekonomik faaliyet ve istihdam göstergeleri düzelmeye başladı ancak salgından en olumsuz etkilenen sektörler halen zayıf. Enflasyon ise 2’nin altında kalmaya devam ediyor” denildi.
En az 120 milyar dolar olan aylık varlık alım programının süreceğinin belirtildiği açıklamada, finasal koşulların genel olarak ekonomiyi desteklemeye devam ettiği vurgulandı.
Fed Faiz Kararı Yorumu / Tera Yatırım 17 Mart 2021
Fed, hassas dengeleri gözetmek durumunda olacak…
Fed kararlarında; ekonomik projeksiyonların biraz daha toparlanmanın boyutuna bağlı revize edildiği, buna karşılık kısa vadeli etkilerin orta ve uzun vadeli etkilerden daha fazla öngörüldüğünü gözlemliyoruz. FOMC politika açıklamasında değişim gösteren cümlenin yeni hali; “İyileşme hızındaki yavaşlamanın ardından son dönemde ekonomik aktivite ve istihdam göstergeleri yukarı dönmüştür.” şeklinde. Mali paketin yaratacağı canlanma ve enflasyon etkisi kısa vadeli beklentilere yansıtılmış durumda. Nitekim, 2021 GSYH büyüme beklentisi %4,2’den %6,5’e, 2021 PCE enflasyon beklentisi ise %1,8’den %2,4’e yukarı revize edildi. Çekirdek PCE de zaten bunun az bir oranda törpülenmiş versiyonu. Ortalama enflasyon hedeflemesi bakımından da, 2021 ve 2022 yıllarında hedefin üzerinde gidecek bir enflasyon beklentisi normal. Zira, 2022’de %2 ve 2023’de %2,1 beklenmesi itibariyle sonraki aşamada soğuyacak ve akabinde organik artacak bir enflasyon beklentisi mevcut. Yani aslında asıl çıkarım, mali paketin yaratacağı enflasyon etkisi dönemsel olacak.
2020 kriz yılı olduğu için, toparlanma ve mali paket etkili 2021 %6,5 ile normalin üzerinde büyümeye işaret edecek varsayımı da normal. Fed üyelerinin varsayımları, büyümeyi 2022’de %3,3 ve 2023’te %2,2 seviyesinde gösteriyor. Yani büyüme de, 2021’in destekli etkisi geçtikten sonra önce normale dönecek, sonra da hız kaybedecek. İstihdam dinamikleri açısından da, 2021’de %4,5 olarak beklenen oranının 2022 ve 2023’te daha az momentum ile düşerek %3,9 ve %3,5 seviyelerinde olması bekleniyor. Burada da resim, 2020’den çok daha iyi ancak 2019’dan daha olumsuz.
Nokta tahminlerinde bir değişim yok. Dolayısıyla, Fed faiz artırma takvimini öne çekmiyor ancak sıkılaşma 2022’nin bir yerinde başlayabilir. Getiri eğrisi tarafında, zaten enflasyon varsayımlarının getirdiği fikir itibariyle direkt bir yaklaşım yok. Eğer enflasyon dönemsel artıştan sonra normale dönecekse, piyasanın tahvil satarak sağlamaya çalıştığı sıkılaşma da dönemsel kalacaktır. Ancak kısa vadeli dönemde, verim eğrisinin gerisinde kalmak ne gibi dengesizlikleri ortaya çıkarır, öngörmek zor. O hala bir tehdit unsuru olacaktır. Fed açıklamalarından sonra uzun vadeli faizlerin son günlerde alışılageldik seviyelerde devam ederek yukarı meyil gösterme durumu devam edebilecektir. Powell’a gelince; ekonomi konusunda temkinli ve enflasyon konusunda endişeli değil.